ÜÇÜNCÜ SEÇİMDEN EN FAZLA  HANGİ PARTİ ÇEKİNİYOR? 

 

 

 

 

Üç ay arayla tekrarlanan seçimlerden karbon kopya gibi aynı sonuç çıktı ama buna rağmen yine hükümet kurulamadı ve kuvvetle muhtemel bir yıl içinde üçüncü seçime gidilecek.

Yeni bir seçimde pek değişen bir şey olmayacağı ortadayken, buna sebep olanlar tam bir akıl tutulması içinde.

Aslında değişen bir şey olacak.

Böyle akla ziyan bir duruma sebep olanlar yeni bir seçimde tepetaklak olacaklar.

Bunu kimlerin yaşayacağı da belli:

Birinci parti çıkan ama tek başına hükümet kurmak için yeterli çoğunluğa sahip olmamalarına rağmen destek bekledikleri partilere saygısızlık yaparak, onların fikrini alma gereği bile duymadan, kendilerine tercihlerini dayatmaya kalkışan parti.

Diğer partiler de haklı olarak, bu dayatmaya karşı çıkınca oyunbozanlık yaparak ülkeyi siyasi krize sokan parti en zararlı çıkacaktır. 

İTN anlaşılan hala olayın vahametinin farkında değil ki, hala oyunbozanlık yapmaya devam ediyor.

Akıllarını başlarına almazlarsa geldikleri gibi gideceklerini bunlara söyleyecek etraflarında aklı selim kimse mi yok?

Ama herkes ektiğini biçer, dimi?

Ancak olası yeni bir seçimden en çok çekinen başka bir parti var - DPS.

Son iki seçimde siyasi tarihlerinde hiç olmadığı kadar yoğun seçim kampanyası yürütmelerine rağmen, hiç olmadığı kadar dev bütçe ayırmalarına rağmen sonuçlar tam bir hayal kırıklığı olmuştu.

Şimdi en büyük korkuları oy kaybı eğiliminin devam etmesidir.

DPS, seçmenin yarısından fazlasını kaybetti ve oyları 300 000 altına indi.

Olası bir yeni seçimde, bu sayı 250 000 altına inerse, bu onlar için kaçınılmaz sonun ayak sesleri olacaktır...

***

DPS İÇİN BİR İHTİMAL DAHA VAR

Son yıllarda DPS'nin hızla erimesi, bu partiye karşı yıllarca biriken tepkilerin dışa vuruşudur. Biz dahil yıllar boyu sıkıntılar olmasına rağmen, hadi bölünmeyelim diye yapılan hatalara rağmen,bu partiye hep destek olduk.

Ancak parti üst yönetimi artan tepkileri hep görmezden geldi. Vatan Millet Sakarya edebiyatı ile işleri yürüttü ve hep böyle yürüyeceğini sandı. Belki de, daha epey yürüyecekti ama zincirleme inanılmaz stratejik hatalar yapıldı, ki eninde sonunda yanlış yoldan gidenler için ilahi irade de devreye girer ve noksan akıl vererek hata yaptırır.

Partinin onursal başkanı, partinin genel başkanını görevden aldı. Bu tür yaklaşım bir yere kadar haklı olabilir ama buna gerekçe olarak düşürülen Rus uçağı olayında açıkça ülkemizin aleyhine duruş sergileyerek göstermesi büyük infiale sebep oldu. Birikmiş tepkilerin bir anda dışa vurumu oldu. Bardağı taşıran damla oldu.

Yetmedi! Hata yapmaya ısrarla devam edildi. Partiden kopanlara karşı adeta kovuşturma ve baskı uygulanmaya kalkışıldı. Özellikle o dönem kurulan DOST partisine karşı, arkalarında olan güç odaklarını da alarak var güçleriyle saldırmışlardı. Bunun da büyük hata olduğunu söylemiştik. Böyle yaklaşımlar bırakın seçmenin geri dönmesini, partiden kopmaları daha da arttıracağını yazmıştık. DOST'u ortadan kaldırınca kaybettikleri seçmeni geri kazanacaklarını zannettiler.

Bizim ısrarla vurguladığımızı partinin "bir bileni" olan onursal başkanı çözümleyemedi. DOST'u yok edince işleri halledeceğini zannetti. Biz ise meselenin DOST olmadığını , mesele anti DPS kitle olduğunu anlattık hep. Sonuç ortada. Kimin haklı çıktığı konusunda yorum yapmaya dahi gerek yok. Ama DPS için asıl sıkıntı bundan sonrasıdır.

Bir sonraki seçimlerde oylar daha da düşerse telaşı içinde şimdi parti yönetimi ve hala işin içinden nasıl çıkacakları konusunda bir stratejilerinin olmadığını biz görebiliyoruz.

Hala ısrarla hata üstüne hata yapmaya devam ediyorlar. Onlara karşı olanlara bölücü ve bozguncu yaftası yapıştırarak bu işin içinden çıkamayacaklarını hala anlamış değiller.

Bir kişi bölücü olur, on kişi olur, yüz kişi olur. Hatta bin kişi oldu diyelim ama yüzbinlerce kişi DPS'den koptuysa ve oraya destek verenlerden daha fazla sayıya ulaştıysalar, yani neredeyse 2/3 bu partiden koptuysa, DPS üst mercileri oturup ciddi ciddi düşünmek zorunda.

Aslında DPS için son bir ihtimal daha var ama bunun çözümünü bırakalım da kendileri bulsunlar.

Nasılsa siyasi deha (!?) olan onursal başkanları var.

Eğer, çözüm üretemezlerse biz yardımcı oluruz...