Op. Dr. Gürçay CEM

Hakan Fidan'ın Bulgaristan ziyaretinin şifreleri

Op. Dr. Gürçay CEM

Balkanlar, dünyanın en stratejik coğrafyalarından biri. Bundan dolayı da doğal olarak küresel güçlerin ilgi alanında. Nitekim, bu topraklarda kendilerine göre güç merkezleri oluşturmuşlar.

Ancak, gerek yer aldığımız coğrafyadan dolayı, gerek tarihimizden gelen etki alanımız, gerek Balkanlar'daki nüfusumuzdan dolayı, buralarda en etkin güç ve en önemli oyun kuruculardan biri olmamız gerekirken, Osmanlı oradan çekildiğinden beri oyun kurucu değil , başkasının kurduğu oyunlara ayak uydurma durumunda olmuşuz...

Yazılarımızı takip edenler hatırlayacaktır, geçen sene peşe peşe birkaç yazımızda artık Balkanlar'da daha proaktif olacağımızı, başkasının kurduğu oyunlara katılan değil, bizzat oyun kurucuların arasında yer alacağımızı paylaşmıştık.

Nitekim, göreve başlayan yeni dışişleri bakanımız da göreve başlar başlamaz ilk vurgu yaptığı konulardan biri Balkanlar'dı. Orada daha aktif olacaklarını ve özel önem vereceklerini söylemişti.

Önceki gün başlayan Balkanlar gezisi de, bu sözlerinin teyitiydi. Gezisi üç ülke kapsıyordu; ancak asıl önemli ziyaret Bulgaristan'dı. Çünkü bizim açımızdan, oradaki soydaş nüfusumuzdan dolayı, asıl önemli ülke Bulgaristan'dı.

Dışişleri bakanımızın Balkanlar ziyareti, bundan sonra oralarla ilgili izlenecek politikalar için ipuçları vermiş oldu.

Balkanlar'da oyun kurucuların arasında yer almak için oradaki dinamiklerle sıkı işbirliği içerisinde olunması gerekiyor. Özellikle siyasi ayak olmazsa olmazdır ve bizim Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan, bunun çok net farkında.

***

DPS LİDER KADROSU İLE GÖRÜRŞME "SOL GÖSTERİP SAĞ VURMA" HAMLESİ 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bulgaristan'da birçok kişi ve kurumlarla temasta bulundu.

Bunlardan biri de soydaşımızı temsil etme iddiası ile kurulan DPS'nin lider kadrosuydu.

Bu görüşme farklı yorumlara sebep oldu; ama bu görüşme temayül görüşmesinden başka bir şey değildi.

Bizim kurumlar ve dışişleri yetkilileri artık her şeyin çok net farkında.

- Artık DPS'den kopan kitlenin hiçbir şekilde geri dönmeyeceğini.

- Hatta, bırakın geri dönmeyi, partinin şu anki lideri görevde kaldığı sürece, kopmaların daha da artacağını.

- DPS'nin eş başkanı, aslında tepkileri azaltmak, yani gaz almak için sadece göstermelik olduğunu. (ki bu makama düşük profilli birinin getirilmesi bunu fazlasıyla ispatlıyor)

- DPS, güya soydaşlarımızı temsil etmek için kurulduğunu; ama farklı amellere hizmet ettiğini ve bugüne kadar bir şekilde DPS'ye destek verildiyse, onun buradaki kurumlarda görev yapanları kendi etkisi altına aldığından, üst makamlara yanlış bilgiler verdiğini ve bundan dolayı hatalı politikalar izlendiğini.

- Bu hatalı politikalardan dolayı soydaşlarımızın ezici çoğunluğu eski Dışişleri Bakanı M. Çavuşoğlu'na ve onun gibi DPS çevreleri ile farklı ilişkiler içine girenlere de aynı şekilde tepkili olduklarını.

Hepsi bunların çok net farkında yeni üst düzey karar vericiler. Buna göre artık yeni stratejiler geliştirildiğini ve yeni hamleler geleceğinden kimsenin şüphesi olmasın.

Ama bu konularda daha fazlası, DPS'nin kongresinden sonra. Şimdilik sadece DPS adım adım kendilerinin hoşuna gitmeyeceği yere doğru gittiğini söyleyelim...

Yazarın Diğer Yazıları