Dernek hakkında doğru olmaya iddialar - Op. Dr. Gürçay CEM

Dernek hakkında doğru olmaya iddialar


Birileri Bal-Göç'ün son birkaç yıldır bir şey yapmadığını söyleyip duruyor sağda solda. İki yıldır dünyada pandeminin yarattığı olumsuz koşulların olduğunu bile bile, ikide bir bu konuda sallamak neyin kafasıdır ki? Dünyanın en büyük kuruluş ve şirketleri, hatta devletler bile etkilenmiş, görevlerini aksattığı bir ortamda, bu tür iddialarda bulunmak, iyi niyetten uzak söylemlerdir.

Bütün buna rağmen geçmiş dönemlere göre, faaliyet bakımından herhangi bir eksik olmadığı gibi, bazı etkinliklerde Bal-Göç tarihinin en başarılı organizasyonlarına imza atmıştır. Geçen yıl üç defa tekrarlanan ve buradaki soydaşımızı da yakından ilgilendiren Bulgaristan parlamento seçimlerinde kusursuz organizasyonda, Genel Başkan Veli Öztürk'ün önderliğinde Bal-Göç'ün imzası vardır. Nitekim son Kasım seçimlerinde buradan en fazla oy alındığı seçimlerden biri yaşanmıştır. Bundan öte geçmiş dönemlerde yapılan tüm etkinlikler yapılmıştır. Sadece Ali Durmaz futbol turnuvası yapılamamış, o da ilk yıl Ramazan ayına denk geldiği için, diğer yıllarda da zaten salgın ortaya çıktığı içindir.

İkide bir çıkıp "Bal-Göç bir şey yapmadı" demek çok iyi niyetle söylenmiş sözler değildir. Bunları söyleyenlere tam olarak ne yapılmadığını sorduğunuzda size cevap veremiyorlar. Eleştirilecek konular olabilir, ki her dönem mutlaka eleştirilecek konular olmuştur. Ama yapıcı olunacağı yerde bu tür çıkışlar alenen bozgunculuktan başka bir şey değildir...

Diğer yandan lafa gelince herkes birlikten bahsediyor; ama uygulamaya bakılınca bu sözlerden çok uzak olduğumuz da ortada. Herkes camianın başarılı olmasının birlik beraberlikten geçtiği konusunda hemfikir; ama hal ve davranışlar bunun tam tersini gösteriyor.

Aynen de öyledir; camia olarak bir yere varmak istiyorsak birlik olmak zorundayız. Yoksa gruplaşarak, bölünerek hiç kimse hiç bir yere varamaz, yıllarca varamadık da.

İstediğiniz kadar proje üretin, istediğiniz kadar faaliyet yapın, çözüm odaklı olamadığınız sürece bunların hiç bir anlamı yoktur.

Esas proje insan odaklı çalışmadır. Onların sorunlarını çözmek, zor zamanlarda yanlarında olmaktır. Bunu yapabildiğiniz ölçüde destek görürsünüz. Bunu başarmanın yolu da karar verici mekanizmalarda aktif olarak bulunmamızdan geçer. Buralarda bulunmayı başarmamız da ancak beraber olduğumuzda mümkündür. Bunun ötesinde bırakın proje üretmeyi, ağızınızla kuş tutsanız bir işe yaramaz.

Yani bütün yollar birlik beraberlik içinde olmamıza çıkar. Bu camianın son ferdine kadar herkes bir değerdir. Ancak bu değerler ortak akıl ile hareket ettiği sürece anlamlıdır; ama anlaşılan bizim insanımızda ortak akıl ile hareket etme kültürü oluşmuş değil. En fazla temayül görenlerin etrafında hareket edemezsek; ancak bizim birliğimizi istemeyenlere hizmet etmiş oluruz.

Nitekim birileri bu odakların adeta maşalığını yaparcasına nifak tohumları ekmekte. Bir de mahalle aralarında dolaşıp destek arayanlar, bunu yapacaklarına öncelikle kendi ellerinde olanları korumaya gayret etseler daha iyi olur. Zira destekçilerinde ciddi kopmalar yaşandığını çok net biliyoruz. Bu arkadaşlar mahallelerde ne kadar destek bulmayı başarıyorlar o da ayrı bir konu. Bu hakikatler ortadayken neyin peşinde koştukları belli değil.

Ama her şeyde vardır bir hayır. Bazen ayrışmalarda da hayır olabilir. Kişisel hırslarını toplumsal çıkarların üzerinde tutanların ayıklanması açısından önemlidir.

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!