14 Mayıs seçimlerinde aday olan insanımızı desteklemek hepimizin görevi olması lazım.
Siyaset kurumunda zaten yok denecek kadar azız, aynı durum bürokrasi için de geçerli . Yani karar vericilerin arasında herhangi bir varlığımız söz konusu değil...
Ki sorunlarımızın çözümü noktasında buralarda olmak Allah'ın emridir.
Bunun için, bırakın karar vericilerin arasında bulunmayı, ülkemizi yönetecek muazzam potansiyele sahip olmamıza rağmen, ortak akıl ile hareket edemediğimizden bunu başarabilmiş değiliz.
Bundan dolayı önümüzdeki seçimlerde bizlerden aday olanlara herkes elinden gelen desteği vermek zorunda.
Burada görüş ayrılıkları veya farklı düşüncelere bakılmaksızın bu yapılmalı.
Diğer yandan bu seçimlerde de yeterince proaktif olamadığımız bir gerçek.
Bir türlü camiamızın istikbalini yakından ilgilendiren konularda ortak hareket etmeyi başaramadık. Artık herkes şunu anlamalı ki kimse tek başına bir şey yapamaz.
Tüm dinamiklerimizi, STK,SİAD ve kanaat önderlerimizi bir araya getirip bu gücü konsolide edemezsek, istediğimiz seviyede başarılı olmamız mümkün değildir.
Tabii bir de asıl, "bizlerden olan" kimler olduğu konusu var. Yani bizlerden olan ve desteklenmesi gereken kimler konusu.
Her seçim döneminde olduğu gibi, bu seçimlerde de şimdi birçok kişi çıkıp bizi temsil etme iddiasında bulunarak destek isteyecek.
Burada kriter ne olmalı?
Bizlerden biri ancak camiamıza hizmet etmiş, insanımızın dertlerine derman olmak için gayret sarf etmiş, sorunlarını çözmek için çalışmış kişilerdir bizlerden olan.
Bunun dışında istediği kadar bizim oralardan olsun, bir şey ifade etmez.
Kimse kusura bakmasın. Bu tür kişiler bizim camiamızın temsilcisi olamaz ve bunlara kimse destek vermez, ki bugüne kadar vermedi de.
Bizim temsilcilerimiz ancak dertlerimizle dertlenen, iyi günde kötü gönde yanımızda olan ve faaliyetleriyle bunu ispatlamış kişiler olabilir...