Kızıl Elmayı, Kızıl Meydan propagandası ile karıştırmayalım

Bugün ismini bile ilk kez duyduğumuz bir dernek başkanı, onarımı zor öyle bir pot kırdı ki, bu zafiyetin ileride bizlere nelere mal olacağını şimdiden kestirmek çok zor.

Bulgaristan'daki seçimleri yorumlarken, bizim şaşkın dernekçi, bir takım gelişi güzel sözler sarf etmiş ve haddini aşmış.

Bir de kişisel slogan düzenlemiş: "Hedef Balkanlar'da Kızıl Elma!”

Bildiğiniz gibi, Türklerde, Kızıl Elma ülküsü Ergenekon'dan dışarıya çıkma ve kaybedilmiş eski yurdu geri alma idealini simgelediği kabul edilir.

Söz konusu "bilgicin" sözlerini, şimdi Bulgar milliyetçileri en az on yıl boyunca Bulgaristan'daki Türk toplumuna karşı koz olarak kullanacaklar.

Herif, farkına varmadan bütün sınırları aşmış ve güya bu şekilde Mustafa Karadayı'nın Cumhurbaşkanı adaylığını desteklemekte.

Hayır, desteklemiyor! Kendisine ve partisine sahip çıkmıyor, sadece büyük  zarar veriyor.

Bütün aşırı Bulgar milliyetçilerini, kendisinin üzerine gitmeleri için adeta davetiye çıkartıyor.

Ayrıca, sıradan bir siyasi seçimlerle kıyaslanırken, kutsal Kızıl Elma efsanesi çok ucuzlatılıyor ve hafife alınıyor.

Bulgaristan'da yüz yıllık bir süreçte, çeşitli nesiller Türklere ve Türkiye'ye karşı kin ve nefretle beslenmekte.

Yersiz, çapsız ve sebepsiz yere yaratılan milliyetçilikten en fazla zararı bizim orada yaşayan Türk toplumu gördü ve görmeye devam ediyor.

1930 yıllarında, Turancıların uğradığı zulümleri hatırlayalım.

Komünist rejim esnasında, Türklük ideallerini yaşatmak için kurulan gizli mücahit grupların üyelerinin gördüğü  bütün işkenceler ve kovuşturmalar hala hafızalarımızda canlı tutulmakta.

Bulgaristan'daki Türk toplumu, hiç bir zaman herhangi bir separatizm ve bölücülük peşinde koşturmadı ve koşturmaz çünkü ülkesini hiç bir hususta zarara uğratmak istemez.

Oradaki kardeşlerimizin tek derdi, ülkedeki diğer etnik unsurlar ile hep beraber barış ve huzur içinde yaşamaktır.

Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti, tarih boyunca, komşu ülkelerdeki kardeşlerimizle sahip olduğumuz müştereklerimiz çerçevesinde yol arkadaşlığı, iş birliği, güç birliği ve kader birliği yapmak istemiştir.

Sayın Cumhurbaşkanımız Tayip Erdoğan, her zaman Türkiye’nin, kimsenin toprağında, ülkesinde ve egemenlik haklarında gözü olmadığını hatırlatmakta.

Lütfen, Kızıl Elma ülküsünü Kızıl Meydan propagandası ile karıştırmayalım...