Kantarın topuzu ve tren kaçıyor..

Balgöç Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan'ın, sosyal medya platformu X'de ( eski ismi Twitter ) attığı son üç tweet, sanki az daha gözlerimi çıkaracaklarmış gibi ekrandan beni süzüp sorgulamaktalar.

Bu tür serzeniş karşısında kayıtsız kalmamız mümkün değil.

İlk önce, Prof. Dr. Emin Balkan'ın neler yazdığını okuyalım:

***

" Misyonumuz, Balkan göçmenleri ve soydaşlarının, tüm dünyada kültürel değerlerini korumak, dayanışmayı geliştirmek ve gelecek nesillere aktarmaktır.

***

Paralar gelince, Bulgaristan Türkleri yerine Bulgar Müslümanları ifadesi kullananlar Bulgaristan Türklerinin desteğini nasıl isteyecekler?

***

Todor Jivkov, Bulgaristan'da Türk yok, Bulgar Müslümanları var diyordu. Şimdi de benzer söylemleri duymak üzücü..."

Güzide Balgöç kuruluşumuzun son iki genel kurulu bayağı çalkantılı bir şekilde geçmişti.

Bunun sebebi her ne kadar tek başkan adayı ile kongreye gidilmemesi gösterilse de, demokrasi gereksinimi çok adaylığı da mubah kılmakta.

Kongrelerin yarattığı fırtına adeta bir tropikal kasırga gibi camiamızı ezdi geçti.

Nelere tanıklı etmedik ki, üç adayın kamplaşmaları ve yakışıksız atışmaları; ilk kongrede yumrukların havada uçuşması ve diş bilemeler; bir başkanın portresini şeref duvarından indirilmesi; tartışmaların yargıya kadar taşınması ve daha neler...

Nihayetinde yeni başkan seçildi ve yeni yönetim işe koyuldu.

Şimdi bakıyorum, tıpkı siyasi partilerde olduğu gibi, bizim dernekte de bir takım muhalif güçler saman altından su yürütmek cabasına giriştiler.

Sonucu olmayan, bıktırıcı münakaşalar ne zamana kadar devam edecek?

Aslında hiç yakışık almayan bu kayıkçı kavgaları düşmanca bir davranış değiller mi?

Yoksa, gizli bir merkez, ya da bir dış istihbarat, bizim camiyanın birlik içinde hareket etmesini hazmedemiyor mu?

Mevcut dernek yönetimi, kuruluşun dışından gelen saldırılara hiç aldırış etmeden belirlediği çizgide yol alırken, muhalefet kampı çoktan maddiyata dayalı medya atağına geçti bile...

Bu finansal kaynağı da sorgulamadan edemiyoruz.

Diyelim ki, bir STK yönetiminin de zaafları ve muhalefeti olabilir; ama bu süreç içerisinde hiçbir şekilde Balgöç'e zarar verilmemeli, geçmişine ve geleceğine dair hiçbir leke düşürülmemeli.

Balgöç Başkanı, son tweetlerinde asıl neye önemli bir şekilde vurgu yapmak istiyor?

Bulgaristan'daki Türk azınlığının etnik aidieti ve kimliği resmen tanınmamış durumda.

Bu yönde ne siyasal ne de toplumsal bir çalışma bulunmakta.

Hala Türk sözcüğünden tedirgin olanları görmekteyiz.

Neymiş, efendim, bundan sonra Bulgaristanlı Türkler yerine Bulgar Müslümanları ifadesi ve ibaresi kullanılacakmış...

Prof. Dr. Emin Balkan, kısır münakaşaları bırakalım ve asli görevimize dönelim mesajı veriyor tweetinde.

Sanırım, kullanılan çarpıcı ve kahredici "paralar gelince" ifadesi ise tam yerinde oturmuş.

Evet, camiamızın içinde, Bulgaristan siyasetine dahil olanlar türedi ve bunlar yakın zamanda Bulgaristan'daki siyasetçiler gibi "Bulgar Müslümanlarından" bahsetmeye başlayacaklardır.

İşte o zaman, bu yeni yetmelerin sayesinde çoktan kantarın topuzunu ve treni kaçırdığımızı anlayacağız...