GÜNÜMÜZDE İSLAMOFOBYAYA YER OLMAMALI

  İslamofobi ile mücadele esaslı hiç bir girişim, toplantılar, yatırımlar, görsel veya sesli mesajlar ve daha her türlü etkinlik ve sempozyumun Avrupa halklarına etki edici hiç bir karşılığı bulunmuyor. Tüm bunlar hem etkisiz, hem de klişe şeyler oldu artık. Bu toplantılardan çıkan bir Avrupalının bile fikri, toplantı öncesindekine göre değişmiş değil.

PAYLAŞ
Misyon Gazetesi -

GÜNÜMÜZDE İSLAMOFOBYAYA YER OLMAMALI


   İslamofobi ile mücadele esaslı hiç bir girişim, toplantılar, yatırımlar, görsel veya sesli mesajlar ve daha her türlü etkinlik ve sempozyumun Avrupa halklarına etki edici hiç bir karşılığı bulunmuyor. Tüm bunlar hem etkisiz, hem de klişe şeyler oldu artık. Bu toplantılardan çıkan bir Avrupalının bile fikri, toplantı öncesindekine göre değişmiş değil.

Toplantılara katılanlar zaten İslamofob olmayanlardan oluşuyor. Katılmayanların ise evlerine, mahallelerine, ortamlarına gidecek, gidebilecek tek şey, Müslümanların kendisi. Ama onlar da oralı değiller.

   Müslümanlar esas vazifeleri olan "İslama davet," yani arapçası ile "Dawa" mefhumunu unuttuklarından beri, kendilerini anlatma gayretine düştüler. Bence tüm bunlar da tutulan yanlış yolun birer göstergesi ve anlamamız için bir hikmetidir. Tüm Müslümanların kalitesi artarsa, İslamofobia kayda değer şekilde düşecektir.

   İsveç'teki yaşlı bakım merkezlerinin rastgele birisinin bahçesine giriniz. Bahçede dolaşan Iraklı ve Ortadoğulu gençlerin varlığını göreceksiniz. 70-80 yaşındaki ölümü bekleyen teyzelerle evlilik yaparak, kısa yoldan para kazanmak içindir bu. Yine İskandinavya'ya gidene dek, ülkesindeki savaş ve iç huzursuzluğu sonuna dek kullanan Somalililerin, İsveç'te oturum alır almaz, işsizlik ödeneği gibi küçücük bir para için çalışmadan senelerce yaşamalarına ne demeli? Geçen sene İsveç polisi baskın yapılan 16 evden, 140 Somalili aileyi dışarı çıkardı. Bir evde 8-9 Somalili aile yaşıyor demektir bu...Maksat eve ve yemek giderlerine para ödememek ve işsizlik ödeneğini biriktirmek. Bunun gibi daha bir çok olumsuz örnek var. İslamofoblara katılmam söz konusu bile değil. Ama bu korku ve düşmanlık da boş yere çıkmadı.

   Balkan kökenlilere karşı neden yok? Hiç düşündük mü? Bakan olabiliyorlar, sanatçı olabiliyorlar, iş adamı olabiliyor, parlamenter olabiliyorlar. Çünkü çok daha bütünleşmeci yaklaşıyorlar gittikleri ülkelerdeki ortama. Belli ölçülerde de asimile olduklarını kabul etmemiz gerekli tabii. Ama orta yolu bulanlar da hiç az sayılmaz.

   Meselenin özüne dönelim ve kapatalım konuyu. İslamofobya gibi bir derdimizin olmaması lazım esasen. Ben benim dinimden korkan insana, dinin teorik bilgilerini ve ne kadar barışçı olduğunu anlatarak mı, onu ikna edeceğim? Tüm bu bilgiler internette de yazıyor. Merak ederse okur. Etmezse, sen söylesen de, bir şey değişmez ki. Esasen alıcının meraklı ve ilgili hale geçmesini sağlamak gereklidir bu tür durumlarda. Yani merakı, sizin tetiklemeniz gerekli. Bu da sadece bir şekilde mümkündür. Müslümanların genel kalitelerinin artmasıyla. Zira İslam'ın korkulacak hiç bir yanı yok. Ama bazı Müslümanları artık ben bile tanıyamıyorum.

Yüksel HOŞ

 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN