Sabri CON

Sıpa, manda yavrusu mu, yoksa keçi yavrusu mu

Sabri CON

 
Sosyalist rejim ile idare edilen bir ülkede (BG) doğduk ve yetiştik, şimdi orası demokrasi ile anılan bir kapitalist devlet.
Bizler artık uzun yıllardır ana vatan Türkiye’de yaşantımızı devam ediyoruz ve sohbet aralarında bize verilen neresi daha iyi sorusunu hiç insanî bulmuyorum. Anan mı iyi, baban mı, sorusuna benziyor bu. 
Anam iyi, babam kötü veya tersi cevabını verebilir misin? Hani, anam iyi, babam kötü diyenler de olabilir, buna itirazım yok.
Şimdi ben nasıl çıkayım, bu konunun içinden? 
Sosyalizm iyiydi desem sağımdan, kötüydü desem solumdan tokatlanacağımı biliyorum. 
En iyisi söyle gitsin, bugün kafanı dürtenleri. Belki kimilerine göre haklı, kimilerine göre haksız olurum.
“Komünistler geldi, bizim tarlamızı, hayvanımızı, çanağımızı çömleğimizi aldı, başımızdan feracemizi attı, ayağımızdaki şalvarımızı yırttı…”
Ne kadar sövsen ve saydırsan bitmez. 
Sosyalist rejimde yaşamamış olanlar daha iyi sövmesini bilir…
Ha, sonunda bir de dilimize, dinimize, adlarımıza, geleneklerimize dokunmazlar mı?
Bu konuda herkesten çok ben sövüp sayıyorum, bilesiniz. 
Hala da sövüyorum. Gelelim madalyonun diğer tarafına.
Adamlar, şunumuzu bunumuzu aldılar ya, elimizde 5 dönüm toprak, 20-30 tavuk (kaz, ördek), 10-15 koyun keçi, inek, manda vs. bıraktılar.
Ne diyeyim? Her şeye rağmen evimizde ve dükkânlarımızda et, süt, peynir, gaz, tuz hiç eksik olmadı. 
Et, süt, peynir satın alma gücüm yok diyen de olmadı. (Sakın, reklam yaptığımı sanmayın!).
Haydi bir kişi inkâr etsin bakalım. Köylerimizin her mahallesinden, her hanesinden her sabah koyun, keçi, inek sürüleri çıkar mıydı çıkmaz mıydı? Her hanede tavuk, birçok hanede kaz, ördek, hindi, tavşan bakılır mıydı bakılmaz mıydı?
Hadi dönelim günümüze. 
Günümüzde Bulgaristan tamamen özgür. Sosyalizm yok, “demokrasi” var. 
Herkesin her şey almaya ve satmaya hakkı var. Ama birkaç iş adamı dışında hiç kimsenin 5 dönüm tarla işlemeye, koyun, keçi, inek bakmaya gücü ve isteği yok.
 Sokaklarda artık koyun, keçi, inek sürüsü değil, bunların bir tekini bile göremiyoruz. Hindi, ördek, kaz görmek isteyenin artık Sofya hayvanat bahçesine gitmesi gerekir. Tavuk mu? 3-5 hanede ya var ya yok gibi.
Kafanızı şişirmeye devam edeyim. 
Sosyalist rejim döneminde yeşil otlar, yoncalar kapış kapış gidiyordu. Yer gök balya ile dolduruluyor, kış günleri hayvanlar rahat ediyordu. Otu olan otunu satar, birkaç kuruş para kazanırdı. Komünistler, yerde yeşil bir ot gördünüz mü, onu koparıp hayvanlarınız için değerlendireceksiniz, diyorlardı.
 Şimdi mi? Her taraf gürlük. Ot alan, arayan soran yok. Gücün varsa biçiyorsun, yoksa biçtiriyorsun, kurutuyorsun veya yakıyorsun…
 Durum bu! Ama neden bu? Neler oldu bize? 
“Demokratlar” geldi, elimizden hiçbir şey almadılar, çok şükür, ama nasıl oldu da elimizdeki çok şeyler delete (silinme) oldu? 
Artık biz, köylüler de sıpanın manda yavrusu mu, keçi yavrusu mu olduğunu bilemez hallere vardık…
Şimdi bana sağdan da, soldan da tokat atacakları görmek istiyorum.
Vay anasını be! 
İşler nereden nereye uzanmış?
 
Tüm ifadeler:

11

 
4 yorum
3 Paylaşım
 
 
Beğen
 
 
 
Yorum Yap
 
 
Gönder
 
 
Paylaş
 


 

Yazarın Diğer Yazıları