Kastamonu'da Mestanlılı Bir Ressam

*** Ben aslen bir Bulgaristan göçmeniyim. Bu uluslararası göçlerle birlikte ülkemize farklı kültürler de geliyor. Bulgaristan'dan Türkiye'ye göç ettiğim zaman sanat dalında tamam sergiler falan düzenleniyordu ama Türkiye'de çalıştay diye bir şey yoktu.

Ulusal ve uluslararası birçok resim çalıştaylarının yanı sıra, Kastamonu’nun ilçelerinde düzenlediği uluslararası resim çalıştayları ile de Kastamonu’yu uluslararası arenada tanıtan, ressam ve uluslararası sanat küratörü, Türkiye’de uluslararası resim çalıştaylarını başlatan isim Kültür Bakanlığı sanatçısı Aynur Kaplan’la projesini, Kastamonu’da gerçekleştirdiği faaliyetleri, hedeflerini ve sanatı konuştuk.

Farklı fikirleri ve projeleri ile ufkumuzu açan ve Kastamonu’ya değer katan bir isim olan Aynur Kaplan; “Pandemiyi de sanatla yeneceğiz.” Diyor ve “Kastamonu’yu Tanıyalım, Sevelim ve Resmedelim Projesi” ile Türkiye’de ilk kez bir bölgenin tamamı sanatla nasıl tanıtıldığını anlatıyor bizlere.

- Kastamonu’yla tanışmanız nasıl oldu?

- Kastamonu ile Türk Dünyası Günleri ile tanıştım. Kastamonu Belediyesi’nin düzenlediği Türk Dünyası resim sergileri oluyordu. Türk Dünyası Günleri içerisinde “Türk Dünyası Ressamlar Sergisi” açılıyordu. Ben 3 yıl boyunca Kastamonu’da bu serginin organizasyonunu yaptım. Serginin küratörü olarak görev alıyordum. Böyle bir hafta süren etkinlerin olması beni çok etkilemişti. Türkiye’de gördüğüm belki de en güzel kutlamalardan biriydi. Türk Dünyası Günleri ve Şapka İnkılâbı etkinlikleri geniş kapsamlı idi. Şunu hatırlıyorum ki; belediyenin bahçesine çadırlar kuruluyor, kitap imza günleri yapılıyordu, kitaplar satın alınıyordu, resimler satın alınıyordu. Kültüre, uluslararası kültüre, edebiyata sahip çıkılıyordu. Tarihi söyleşiler oluyordu, seminerler, konferanslar, paneller düzenleniyordu. O müthiş etkinliklerin içerisinde Türk Dünyası Ressamlar Sergisi’nin organizasyonunu yapıyordum. O süre içerisinde Kastamonu’nun hiç tahmin etmediğim güzellikleri ile karşılaştım. Geziler düzenleniyordu o şekilde Kastamonu’yu tanımaya başladık. Zaten eşim Ziver Bey de Kastamonu aşığı bir insan. Neden bu şehre âşık olduğunu da görmeye başladım. Daha sonra onun düzenlediği Atatürk ve İstiklâl Yolu Yürüyüşlerine katıldık.

- Türkiye’de Uluslararası Resim Çalıştayı projeniz nasıl başladı?

- Ben, Türkiye’de 2008’den bu yana zaten bu tür organizasyonları yapıyordum. Ben aslen bir Bulgaristan göçmeniyim. Bu uluslararası göçlerle birlikte ülkemize farklı kültürler de geliyor. Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç ettiğim zaman sanat dalında tamam sergiler falan düzenleniyordu ama Türkiye’de çalıştay diye bir şey yoktu. Bulgaristan gerek sanata, gerek spora çok önem veren bir ülke idi. Biz ressamlar her sene orada bir araya gelerek bu tür çalıştaylar düzenliyorduk.

Dedim ki, madem ki, Türkiye’de böyle bir şey eksik ve benim de arkadaşlarım beni arayıp; “Sizin orada çalıştaylar olmuyor mu, bizde gelsek, Türkiye’yi tanıtsak” diyenler vardı. Onların da girişimleri ile ilk bir arkadaş grubu ile farklı ülkelerden arkadaşlarımı toplayarak İzmir Selçuk Belediyesi’nin sponsorluğunda 2008’de başlattık. Daha sonra hemen arkasından Birgi de yaptık. Derken proje gittikçe yayılmaya başladı. Talepler gelmeye başladı. “Bize de böyle organizasyon yapar mısınız?” diye farklı illerden talepler geldi. Benim çalıştaylarıma davet ettiğim arkadaşlarımı da “Gittiğiniz yerlerde böyle çalıştaylar yapın!” diye teşvik ettim. Birçoğuna da Türkiye’de bu projenin yayılması adına bizzat destek verdim.

Konya Karatay Üniversitesi’nde bizim girişimlerimizle çalıştaylar yaptık. Birincisine bizzat katılarak oradaki arkadaşıma destek verdim. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bu projeyi ilk götüren kişiyim. Kıbrıs’ta milletvekili arkadaşıma bu projeyi sunduğumda o da kabul etti. Onların da talebi üzerine 1. ve 2.’sini gerçekleştirdik. Çok mutluyum bugün resim çalıştayları Kıbrıs’ın birçok iline yayıldı artık onlar da yapıyorlar.

- Bu güne kadar kaç uluslararası resim çalıştayı düzenlediniz?

- İlkini İzmir’in Selçuk İlçesi’nde “Balkan Ressamları Buluşması” diye başlattık. Balkan ülkelerinden arkadaşları davet etmiştim. Başka ülkelerden de talep gelince, biz bunu uluslararasına dönüştürdük. Uluslararası olarak Türkiye’de 37 etkinliğim oldu.

- Projeyi nasıl gerçekleştiriyorsunuz?

-Projeyi belediyelere sunuyorum, belediyelerin kendilerini tanıtma fonlarından destek alarak bu projeyi yapıyoruz. Proje karşılıklı bir proje olduğu için de tuttu. Zannettiğim en çok da onun için tuttu. Çünkü sanatçılar geliyorlar. Onları birkaç ilçeye yerleştiriyoruz. Onları bir hafta misafir etmemizin karşılığında onlar da o il, ilçe belediyesine 2 eser bırakıyorlar. Böylece gelen sanatçılar da çok memnun, belediye de bunun karşılığını bıraktıkları için memnun. Belki de karşılıklı bir proje olduğu için çok tuttu. Projenin güzelliğini gördükçe birçok yerde de geleneksel hale gelmeye başladı.

- “Kastamonu’yu Tanıyalım, Sevelim ve Resmedelim Projesi” nden bahsedelim. Bu projeyi ne zaman başlattınız?

- 6 yıl önce, 2014 yılında İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile başlattık.

- Kastamonu’da kaç ilçede bu proje kapsamında çalıştay düzenlendi?

-Kastamonu’nun Abana-Araç- Azdavay- Cide- İnebolu-Şenpazar- Tosya-Taşköprü ilçelerinde düzenledik.

Fatme BÖLÜKBAŞ

Bakmadan Geçme