Mümin TOPÇU

Türklerin kötü duruma düşmesine içten içe seviniyorlar

Mümin TOPÇU

Yeni yıla ramak, bizleri ilgilendiren ne gibi  toplumsal ve siyasal gelişmelere tanıklık etmekteyiz?  

Sanırım, bu soruya tatmin edici bir şekilde cevaplamak, şahsen benim bilinç akışımı bayağı zorlayacaktır. 

Bilinç akışı olgusu derken, elbette şimdilik bilincimde ve bilgi birikimimde henüz bir sorun yok; fakat son günlerde çevremizde öyle kaotik gelişmeler yaşanmakta ki, bu kargaşa atmosferinin tam bir  teşhisini koymak adeta mümkün gözükmüyor.

Her ne kadar çözümün zor bir problem olarak algılamış olsak da, ister istemez bundan tam 35-40 yıl öncesine kadar geri  sarmamız gerekiyor. 

Rus ve Bulgar derin stratejistler, bizim için öyle bir rol biçmişlerdi ki, günümüzde bile bizlere her istediğini yaptırabiliyorlar, bizleri  adeta birer kukla gibi kullanıp parmağında oynatabiliyorlar, bu alçak herifler. 

Neymiş, efendim, güya bir anda gül gibi bir “Türk partisi kuruvermişiz”…

Halbuki, bu işin arkasında en karanlık güçler duruyordu. 

Buna rağmen, bizlere gerçek olduğuna  dair inandırdılar ve kabul ettirdiler. 

Artık bize söylenen bütün pembe yalanlara kanmıştık, bunlara aklımız yatmıştı. 

Böylece “Türk partisi ”( ve birkaç belirlenmiş kukla ) deyimi efsaneleşen bir kavrama dönüştü. 

Suratla halkımız arasında yayıldı ve herkesin bilinç altına yerleşti. 

Adeta bir mite dönüşerek toplumun hayal gücü etkisiyle biçim değiştirmiş oldu.

Şimdi söyleyin bakalım, nerede bu bizim efsaneleşmiş “Türk partisi”?

En sonra gördüğüm bir fotoğrafta, bir kongre salonunda bir erkek ve bir kadın sahneden el sallıyorlardı.  

Gözlerinde triumf sevinçleri okunuyordu, uğraşılarında çaba harcayarak bir belirgin  başarı elde etmişlerdi. 

Amaca ulaşılmıştı, düşman yenik düşmüştü. 

Bulgar, yine üstün gelmişti. 

Ne var bütün bunda diyebilirsiniz; ama bu iki kişi birer Bulgar asıllı vatandaşımız oluyordu ve bir Türk partisinin liderleri olamazlardı. 

Buna adeta dünya literatüründe  yer yoktu…

Biliyorum, bal gibi oluyor işte diye haykıracaktır  gene bizim menfaatçi  ve yalaka takımı.

Perde arkasından, bizlerin istikbalinle oynayan tanıdık simalar, şimdi yeniden sevinçten el ovuşturuyorlar. 

Türklerin kötü duruma düşmesine içten içe seviniyorlar. 

Bez kuklanın birisini bertaraf ederken, diğer tasarladıkları şişman kuklayı başımızda esip gürlemesi için monte ettiler. 

Bu oyun daha ne kadar devam edecek? 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları